FİKRİ OYNAKLIK OLANIN

Malumunuz,
Geçtiğimiz hafta Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek ve ekibi Kastamonu’ya bir gezi düzenledi…
Gezi bundan iki ay kadar önce planlanmış…
Geziye bütün meclis üyeleri katılacakmış…
Amma velakin,
Bir takım olaylar ve gelişmeler neticesinde; başka bir siyasi partinin meclis üyelerinin önüne ilçe başkanları tarafından “yassak hemşerim” seddi çekilmiş!
Tüm bu hususlar beni alakadar etmiyor, işin doğrusu…
Ne var ki,
Hatırı sayılır bir oranda Kastamonulunun yaşadığı Beykoz’ un şehremini ve belediyesinden 28 kişinin katıldığı Kastamonu gezisini: “…. Belediye Başkanımız Kastamonu’da köçek oynamakta!” diye yorumlamak, beni alakadar eder…
Bu ifadeyi kullananın Kastamonu denilince aklına sadece köçek gelmesi son derece üzücü…

BEYKOZ’U YÖNETMENİN YOLU KASTAMONU’DAN GEÇER!



Geçtiğimiz hafta sonu Kastamonu’nun önemli misafirleri vardı…

Tabiri caizse, Beykoz Belediyesi çıkarma yaptı Kastamonu’ya…

23-26 Ağustos tarihlerini kapsayan ziyarette Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek, AK Parti Beykoz İlçe Başkanı Adem Sefer, başkan yardımcıları, meclis üyeleri ve iş adamlarından oluşan 28 kişilik heyet yer aldı.




Safranbolu ile başlayan gezi;
İnebolu, Abana, Bozkurt, Çatalzeytin, Devrekani ve Taşköprü ile devam etti…
 İnebolu Belediye Başkanı Engin Uzuner…
Devrekani Belediye Başkanı Mümtaz Aliustaoğlu…
 Abana Belediye Başkanı Rıdvan Oyar…
Bozkurt Belediye Başkanı Engin Canbaz…
Taşköprü Belediye Başkanı Hüseyin Arslan…
Çatalzeytin Belediye Başkanı Musa İhsan Oğuz…

Her biri Beykoz Belediye Başkanı Yücel Çelikbilek tarafından makamlarında ziyaret edildi ve karşılıklı fikir alış-verişinde bulunuldu…

ALLAH NE MURADIN VARSA VERSİN


Sihirli sözcük: Allah ne muradın varsa versin…

Berberin sermayesi makasıdır, terzinin iğnesi…

Sıvacının malasıdır geçim kaynağı, fırıncının un…

Yazarın kalemi, muhabirin fotoğraf makinesi…

Ve dilencinin “Allah ne muradın varsa versin” cümlesi…

Daha önceleri de birkaç kez okur köşelerinde dile getirmiştik; Kastamonu dilenci yurdu olma yolunda…

Özellikle Nasrullah Şadırvanı çevresi, Kambur Köprü (tarihi Nasrullah Köprüsü), Çengeller, Belediye Caddesi çevreleri dilencilik mesleğinin en bereketli yerleri…

SAMİ ÇELİK


SAMİ ÇELİK


Son yıllarda televizyonlarımızda kaliteli tarih programların sayısında büyük bir artış var…

Daha 39,5 fırın ekmek yememiz gereken tarih alanında müdavimi olduğumuz tartışma, belgesel ve haber programları sayesinde ufkumuz genişliyor, cehaletimiz ve ne kadar az şey bildiğimiz kendisini gösteriyor!

Geçtiğimiz günlerde müdavimi olduğum tarih programlarından birisinde de cehaletimizi ve umursamazlığımızı, ilgisizliğimizi bir kez daha kavradım…

Bu sefer sadece şahsi değil toplumsal ilgisizliğimizi de gördüm!

Kanal 24’de yayınlanan “Tarihçe” programı…

Ahmet Kekeç, Prof. Dr. Nevin Ateş ve Mustafa Armağan gibi üç güçlü ismin forse ettiği programda Mustafa Kemal’in Anadolu’ya geçişi, Cumhuriyetin ilk yıllarında yapılan yenilikler, inkılaplar ve icraatlar ile siyasi hareketler üzerinde konuşuluyordu…

Bir ara Ahmet Kekeç: “Kazım Karabekir’in hiç bilinmeyen kitapları, anıları ve yazılarını Sami Çelik kardeşim Türkiye kamuoyunun dikkatine sundu” ifadesini kullandı…

Bu isim bana hiç yabancı gelmemişti! Daha 22 yaşında bir genç iken 1990 yılında Emre Yayınlarını kurarak, Türkiye’nin en genç yayıncısı olduğuna vurgu yaptığında, bizim köşeli jeton da düşmüş oldu!

Ahmet Kekeç’in Sami Çelik demesiyle beraber Mustafa Armağan da, bu isimden övgü dolu sözlerle bahsetti… “Türkiye yakın tarihine en büyük katkıyı sağlayanlardan birisi olduğunu” söyledi Sami Çelik’in…

AZDAVAY’DA NELER OLUYOR?




Azdavay…
Çocukluğumda ilkokul bahçesiydi abonesi olduğumuz yeri…
Sağır kayaydı en lüks plajımız!
Yürük Ahmet’in çokomelleri ve kavutlarıydı en büyük alışverişimiz…
Ve anne – babamın görev yaptığı lisenin bahçesiydi son durağımız…
Ve gençliğimiz…
Alos’un kahvesinde alınan sınıf yoklaması ne kadar doğruydu bilemem ama, güzeldi be…
Topalak Çayırına kadar bilmem kaç kilometrelik yolu güle oynaya yürüyerek tepip, o uzun yürüyüşün ardından yaptığımız futbol maçlarındaki yorgunluğun güzelliği…
Lise – İmam  Hatip rekabetinin tavan yaptığı bando takımlarının resitali…
Orman Bölge Müdürlüğü voleybol sahasındaki kıran kırana turnuva maçları…
Belediyenin üç yüz kişilik düğün salonunda sergilenen tiyatrolar…
Ve kalbin delicesine atmasına, yüreğin sıkışmasına, göğsün daralmasına sebep bir kumralın, bir sarışının, bir esmerin peşinde bir tek kelime dahi edemeden geçen günler, haftalar, aylar boyunca yazılıp yazılıp yırtılan mektuplara yüklenen en ağır yük!
Bir tek “Merhaba, günaydın, selam” kelimesinin muhatabı olabilmek için atılan taklalardaki heyecan…
Bir anlık göz göze gelmenin ardında aranan umut…
Ihlamur kokularının mest ettiği Cide Caddesi’nde kendinizi çok büyük bir ailenin ferdi gibi hissettiğini tanıdık simaların verdiği huzur, güven, mutluluk…

KADIN ŞAPKA GİYE Kİ, ASILA?

“KADIN ŞAPKA GİYE Kİ, ASILA?!”
Atatürk’ün Kastamonu’ya gelişleri ve Şapka İnkılabı’nın gayri resmi ilanının (!) 87. Yıldönümü etkinliklerimiz başladı…
Neden gayri resmi dedim; çünkü Şapka İktisası Hakkında Kanun 25 Kasım 1925 tarihinde resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir…
Dilerseniz kronolojik bir ettekrarü ahsen ile başlayalım;
Atatürk, 23 – 31 Ağustos 1925 tarihleri arasında Kastamonu ziyareti yapar…
Panama Şapkası’nı ilk kez bu ziyareti esnasında giyer…
Ve “bu serpuşun adına şapka denir” sözü 27 Ağustos 1925 tarihinde İnebolu Türk Ocağı binasındaki hitabetinde söylenir…
Tarihler 23 Eylül 1925’ i gösterdiğinde, Açıksöz gazetesinin ilk sayfasının sol üst kısmında “Bilumum Meclis Azaları Şapka Giymek Mecburiyetindedirler” başlıklı bir haber yayınlanır.
Bu haberden anlaşıldığına göre; TBMM üyeleri, meclis üyeleri ve devlet memuru olanların hepsi de ŞAPKA giymek mecburiyetindedir.
Ve iki ay kadar sonrasında 25.11.1925 tarihinde 671 sayılı Şapka İktisası Hakkında kanun yürürlüğe girer.
Bu kanuna göre; bütün TBMM üyeleri, meclis üyeleri ve memurlar ŞAPKA giymek mecburiyetinde olduğu gibi, SİVİL (!) vatandaşın da Şapka dışındaki bir kisveye yönelmesini hükümet men eder!

YEMEDİK

YEMEDİK

Önce ülke gündemine bomba gibi düştü…
Ardından dünya gündeminde ilk sırayı aldı…
“CHP Milletvekili Hüseyin Aygün, PKK terör örgütü tarafından kaçırıldı.”
Amerikan filmlerinden öğrendiğimiz kadarıyla, kaçırma eylemlerinde bir netice alma durumu vardır…
Eğer şunları yapmazsınız adamınızı serbest bırakmayız…
Eğer şu kadar parayı şuraya havale etmezseniz kulağını keseriz…
Hapisteki şu şu şu arkadaşlarımızı serbest bırakmazsanız adamınızı öldürürüz…
Falan, filan…

Uyan Ey Gözlerim


UYAN EY GÖZLERİM

Samanyolu TV’nin Ramazan ayında evlerimize hediye ettiği Kendimize Doğru dizisinin 25.inci bölümü Bayhan’ın seslendirdiği “Uyan Ey Gözlerim” ilahisi ile sona erdi…

Her bölümde enfes bir mesajla son noktayı koyan Kendimize Doğru dizisi 25.bölümünde de muhteşem bir mesajla son noktayı koyabilirdi… Aslında verdi de mesajı… Ama açıktan değil…

Dizinin senaristinin bu ilahiyi rast gele seçtiğini sanmıyorum… Uyan Ey Gözlerim ilahisinin hikayesini bilerek, özümseyerek ve yüreğinde hissederek son noktayı koyduğuna eminim…

Keşke İmam Emir bir iki kelam etseydi ilahinin sözleri hakkında da izleyiciler daha bir aydınlansaydı… Ama bu sefer de bize bu satırları yazma imkanı doğmazdı… Her şeyde bir hayır vardır, değil mi?!

PKK KARAKOL SALDIRILARI LİSTESİ

DÜNDEN BUGÜNE KARAKOL SALDIRILARI
1984 yılından 2010 yılının Ağustos ayına gelene kadar PKK tarafından gerçekleştirilen karakol saldırıları listesi...

Yunus Mürebbi, TRT HABER'de


Araştırmacı - Yazar Erdal Arslan, Yunus mürebbi mahlası ile kaleme aldığı ve Mehmet Akif'in Kastamonu'da yaptığı milli mücadele çalışmalarını anlatan MANİFESTO kitabı ile İnci Ertuğrul' un konuğu oldu.


http://www.youtube.com/watch?v=yLyYbrEMDJI



Erdal Arslan Ülke Tv'de...


Araştırmacı - Yazar Erdal Arslan, 27 Aralık 2011 tarihinde, Milli Şair'in vefat yıldönümünde "Mehmet Akif ve Kastamonu" konusu ile ÜLKE TV'de Selda ATALAY'ın konuğu oldu...


http://www.dailymotion.com/video/xnaic3_mehmet-akyf-ersoy-un-kastamonu-gunlery-erdal-arslan-ulke-tv_news

WEBOMETRİCS DÜNYA ÜNİVERSİTE SIRALAMASI


WEBOMETRİCS DÜNYA ÜNİVERSİTE SIRALAMASI

batı karadeniz bölgesi illerindeki durum:

Zonguldak Karaelmas Üniversitesi 57
Karabük Üniversitesi 67 
Kastamonu Üniversitesi 90 
Bartın Üniversitesi 91 
Çankırı Karatekin Üniversitesi 103 
Sinop Üniversitesi  135 

Basına Sansür İstiyorum


BASINA SANSÜR İSTİYORUM!

Çocuğunu göremeden şehit oldu…
Çocuğuna doyamadan öldü…
Bayramda düğün yapacaktı cenazesi geldi…
25 yaşındaki şehidimizin haberi ilçeyi yasa boğdu…
Bayramdan sonra düğün yapacaktı…
Şehidimizin nişanlısı da annesi de feryad etti…
Şehidimizin annesi dayanamadı sinir krizi geçirdi, bayıldı…
Evinin tek oğluydu…
Hayallerini gerçekleştiremeden gitti…
Terhisine 15 gün vardı…
Yeter, analar ağlamasın!
Türkiye, şehitlerine ağlıyor!
PKK yine kan kustu!
PKK, bölgede korku ve nefret uyandırdı!
Teröristler bir karakolumuzu yerle bir etti…
Teröristlerin yola döşediği mayın 5 Mehmetçiğimizin sonu oldu…
Hain pusuda 13 askerimiz şehit oldu…
Kalleşler yine can evimizden vurdu…