efedağ mermer

EFEDAĞ MERMER

Aylardır mailler alıyorum...

Telefonlar geliyor...

Doğayı katleden mermer ocağını kaleme almam için...

Geçtiğimiz günlerde fırsat bulabildim, doğayı katledenleri yerinde ziyaret için...

 Mermer ocağı şantiye alanına gidene kadar sık sık arabayı sağa çekip fotoğraf çektim... Şantiye alanına girdiğimde de fotoğraf makinası elimden düşmedi.

Doğrusu sükut-u hayale uğradım!

Ben,

Başören muhitinde toza dumana bulanmış ağaçlar ve gökyüzü bekliyordum...

Mermer ocağı civarında çoraklaşmış topraklar, kurumuş ağaçlar, kapkara akan sular bekliyordum...

 İsyan bayrağı açmış köylülerin mahsül alamadıkları için feryat etmelerini,

Köylünün ineğinin simsiyah olmasa bile beyaz harici bir renkte süt vermesini bekliyordum...

Sütünü, yoğurdunu, peynirini, yumurtasını...

Marulunu, soğanını, fasulyesini...

Hatta ve hatta eriğini, elmasını, armudunu tüketemeyen insanlar bekliyordum...

Azdavay Devlet Hastanesinin, Kastamonu hastanelerinin ilaç kokulu odalarına kombine almış; astımlı, kanserli biçare hastaların yakınlarının sızlanmalarını bekliyordum...

Doğrusu sükut-u hayale uğradım...

Şantiye alanının tam ortasında özenle düzenlenmiş bostanda yeşeren fasulyeler, soğanlar, domatesler...

Şantiye bürolarının ve işçi yatakhaneleri ile yemekhanenin konuşlandırıldığı prefabrik binaların hemen yanındaki tavukları, horozları, kazları ve tabiki sarı sarı yumurtaları...

Öğle yemeğimizin menüsünü renklendiren cacık için kullanılan kaymak gibi Başören yoğurdunu...

Ve şantiyede mermer blokları kesilirken bile göremediğim toz bulutu beni hayal kırıklığına uğrattı!

.....

Ve Efedağ Mermer Başören Ocağı ile ilgili teknik izlenimlerim...

43 kişi ekmek yiyor burada...

43 ailenin geçim kaynağı burası...

43 kişiden 5 tanesi Azdavaylı... diğerleri ise Şenpazarlı...

Yani bu memleketin evlatları...

Ve bu işçilerden 15 hane Azdavay’da ikamet ediyor ailesiyle birlikte...

Başören Mermer Ocağından yıllık 45 bin ton mermer çıkarılıyor...

Bu ne demek?

Ülke ekonomisine kazandırılan 135 milyon dolar demek...

Efedağ Mermer’ in 2008 yılında 4 üncü,

2009 yılında 8 inci,

2010 yılında 2 nci,

2011 yılında 6 ncı,

Ve 2012 yılında 25 inci sıradan Kastamonu vergi rekortmenleri arasında yer almasının önemini en iyi Maliye Bakanlığı yetkilileri anlar...

Bir de bu memlekete yapılan yatırımlar...

.....

Yüce Mevlam kullarına her türlü nimeti bahşetmiş...

Maden nimetini de ağaçların, yeşilliklerin altında saklayalım diye vermemiş!

Suyu sadece şırıl şırıl akıp gitsin, biz kulları da tren zannedip baksın diye bahşetmemiş...

Heslere karşı çıkan mantık ne ise...

Başören Mermer Ocağına karşı çıkan mantık da o maalesef...

Efedağ Mermerin Başören köyündeki şantiyesini gezip görmeden...

Bu şantiyenin kaç aileye hayat suyu olduğunu bilmeden...

Bu ocağın ülke ekonomisine kaç milyon dolar kazandırdığını öğrenmeden...

En önemlisi Azdavayımıza neler kazandırdığını araştırıp idrak etmeden...

Ve yapılanın bir doğa katliamı değil, Allah’ın verdiği mermer nimetini çıkarmak olduğunun; mermer ocağının işlevselliğinin sona ermesiyle burasının eskisinden daha güzel olacağının farkına varmadan Efedağ Mermeri önyargılara mahkum etmeyin...

 Aklınızda soru işareti  varsa;

Gidin mermer ocağı şantiyesine, gezin...

Şantiye sorumlusu Ümit Bey size tüm teknik bilgileri çekinmeden verecek ve nereyi görmek istiyorsanız gösterecektir...

Gidin Başören köyünü gezin...

Tarlalara, bağlara, bahçelere bakın...

Tavuklar yumurtluyor mu, inekler ne renk süt veriyor inceleyin...

Köylüye, hatta Azdavaya (hiçbir mecburiyeti olmamasına rağmen) mermer ocağının yaptığı yardımları sorun...

.....

Geçtiğimiz günlerde Başören Köyü Mermer Ocağını gezdim...

İyi ki gezmişim...

Kendilerini kamuoyuna yeterince anlatamadıklarını,

İçinde yer aldıkları sosyal sorumluluk projelerinden ahalinin bi-haber olduğunu,

Ve ülke ekonomisi yanında bu memlekete de istihdamdan sosyal sorumluluğa; ekonomiden yatırıma önemli katkılar sağladıklarını gördüm...

Benden farklı bir yazı bekleyenler kusura bakmasın:

Ne gördüysem onu yazdım...