MISIR’DA KİM KATLEDİLDİ?
Tarih 17 Aralık 2010…
Yer Tunus…
Muhammed Buazizi…
Üniversite mezunu bir seyyar satıcı…
Ekmek parası için seyyar satıcılık
yaparken; polisin, ruhsatı olmadığı gerekçesiyle mallarına el koyması üzerine
kendini yaktı…
Elbette sadece kendisine değil
diktatörlerin fildişi kulelerdeki saltanatlarına da kibrit çaktığını
bilmiyordu…
İki yıl içersinde Arap dünyasındaki
kukla yönetimlerin hepsi de domino taşı gibi devrilmeye başladı…
Peki gelen gideni arattı mı? Devrilen
diktatörlerin ve sistemlerin yerine daha iyisi mi geldi? Tartışılır…
Ama Arap Baharı’nın ikinci domino taşı
olan Mısır’daki gelişmeler Batı’yı çok rahatsız etti…
Müslüman Kardeşlerin seçim zaferi ve
Mursi’nin Cumhurbaşkanı olması, ikiyüzlü demokrasi havarilerinin cunta ve kukla
yönetimi sevdalarından vazgeçemeyeceklerini gösterdi…
Mısır’daki demokratik seçim daha bir
yılını doldurduğunda;
“Size bu kadar demokrasi fazla” dendi…
Seçim sandığında istediğini
alamayanlar, Tahrir meydanına yığıldı… Ve Si(n)si’nin beklediği an gelince;
demokrasi rafa kaldırıldı…
Mısır’daki askeri darbeye ne BM, ne AB,
ne ABD DARBE diyemedi… Çünkü zaten bu darbe kendilerinin eseriydi!
…..
Kendi hür iradelerinin zaptu rapt
altına alınmasına karşı durdular…
Adeviyye Meydanının merkez olduğu
onlarca meydanda bir araya geldiler…
Silahsız, molotofsuz, taşsız, sopasız,
satırsız, bıçaksız…
Ne masum esnafın dükkanını yağmalayıp
tarumar ettiler, ne de kendileri gibi düşünmeyenleri linç etmeye çalıştılar…
Sadece meydanlarda toplandılar…
Ve kanlı bir baskınla yüzlerce şehit,
binlerce yaralı verdiler özgürlükleri uğrunda…
Askeri darbenin silahları, çocuk,
kadın, yaşlı, silahsız yüzbinlerin üzerine kustu bütün vahşetini…
Çağdaş Uygarlık, 3 Temmuz’da
sergilediği üç maymun oyununu yine sahneye koydu…
Türkiye’de Gezi Parkı olaylarını
saatlerce canlı yayınla veren kanalların acar savaş muhabirleri yoktu Mısır’da…
AB, BM ve ABD; tarafları itidale
çağırdı! Ortada birbiriyle savaşan iki taraf varmışçasına! Darbeye direnen
silahsız milyonların üzerine kan kusan cuntacıların askerinin ve polisinin
silahlarından çıkan mermiler değilmişçesine…
Yüzlerce ölü, binlerce yaralı
yokmuşçasına…
Tarafları itidale çağırdılar! Katliama
katliam diyemediler… Darbeye darbe diyemedikleri gibi!
…..
Bu süreçte en onurlu duruşu yine
Türkiye sergiledi!
Daha katliamın olduğu ilk saatlerden
itibaren Mısır’daki kardeşlerinin yanında durarak sokaklara döküldü!
Si(n)si sömürgeciliğe, emperyalizme
karşı Mısır halkının yalnız olmadığını haykırdı meydanlarda…
Ve bugün Nasrullah Meydanı’nda
Kastamonu halkı haykıracak “zulüm ile abad olanın ahiri berbat olur” diye…
…..
Unutmayın…
Mısır’daki katliamı yapanlar ile
Irak’ta “Demokrasi ve Özgürlük” harekatı yaparak yüzbinleri katleden,
Myanmar’da onbinleri yakan, Doğu Türkistan’da bir milleti yok etmeye çalışan,
Filistin’de zevk için Müslüman öldüren ve dünyanın dört bir yanında Müslüman
kimliğine kan kusturan zihniyet aynıdır! Bu olay Mısır halkının meselesi
değildir! Bu zulüm tüm Müslüman dünyasına yapılan zulümdür…
Gelin Nasrullah’ta birlik olalım…
Bugün (16 Ağustos 2013 Cuma), Mısır’daki katliam için…
Yarın, Doğu Türkistan’daki
soydaşlarımız için…
Yarından sonra Myanmar için…
Irak için…
Darfur için…
Somali için…
Suriye için…
İnsanlık onuru için…
…..
Bizler dünyada ilk kadın mitingini
gerçekleştiren bir ecdadın torunlarıyız…
Bizim yüreğimiz Mısır halkının da, Doğu
Türkistan’ın da, Filistin ve Gazze’nin de, Myanmar’ın da yanında olacak kadar
büyük ve güçlüdür…
Bugün (16 Ağustos 2013 Cuma) Mısır için bir araya gelelim…
Ve yarın zulüm gören diğer kardeşlerimiz
için…
Mısır’ı hatırlarken Doğu Türkistan’ı ve
diğerlerini unutmayalım…
Ama bugün (16 Ağustos 2013 Cuma) Mısır diyelim…
Mısır’daki
insanlar için değil, kendi onur ve haysiyetimiz için…
NOT: Nasrullah gazetesindeki ilk köşe
yazımızda bir “merhaba” yazısı yazmak isterdik… Ne var ki, dünyanın dört bir
yanında Müslümanlar ve soydaşlarımız zulüm görürken, ülkemizde bir çok mesele
varken, memleketimiz ile ilgili konuşulması gereken şeyler dururken MERHABA’yı
uzatmanın alemi yok dedik…
Nasrullah Gazetesi okurlarına MERHABA…
ERDAL ARSLAN
TÜM YAZILARI: www.yazdedik.blogspot.com
üstadım, mısır katliamı çerçevesinde islam dünyasında oynanan oyunlara dikkat çeken harika bir yazı kaleme almışsınız... mevlam kaleminize kuvvet versin... sizi yürekten tebrik ediyorum. inşallah bu olaylar müslümanlar için bir uyanışın ilk kıvılcımları olur...
YanıtlaSil