KÖÇEK

KÖÇEK

Geçtiğimiz ay İstanbul Beykoz’da bir siyasi parti ilçe başkanının diline dolanmıştı köçek…

Dostbeykoz haber sitesi yazarı ve aynı zamanda Beykoz Belediye Meclis üyesi Muharrem Kaşıtoğlu, Kastamonu adının köçek’e gelene kadar hangi büyük insanlar, tarihi olaylar ve kültürel zenginliklerle anıldığını kapak cinsinden bir yazıyla ifade etmişti…

Biz de Sayın Kaşıtoğlu’nun yazısını kendimize referans ederek değinmiştik olaya…

Dün gece (11 Eylül Salı gecesi) TRT-1’ de yayınlanan ve hatırı sayılır bir izleyici kitlesi olan “Leyla ile Mecnun” dizisini belki de ilk kez bu kadar uzun süre izledim…

Kanallar arasında geçiş seramonisi yapan kumanda, ekranda gördüğü köçek kıyafetli oyuncunun davul – zurna eşliğinde sergilediği performansın görüntüsünde dondu kaldı!

Hem kendisi, hem programları hem de izleyici değerlendirmesi gayri ciddi olan bazı kanallarda köçek oynatılmasını o kanalların seviyesine vererek görmezden gelmeyi tercih etsem de TRT-1 gibi ciddi bir kanalda ve kanalın ağır topu dizilerinden birisinde görünce ister istemez kumandayla birlikte ben de dondum.

Öncesi nasıldı bilemiyorum.

Geniş bir alan, bahçe misali…

Çadır türü yapılan stantlar ve her stantın üstünde bir levha…

Şok olduğum ikinci manzara bu stant levhaları oldu…

Kastamonu kır pidesi…

Kastamonu lokumu…

Öncelikle KÖÇEK kültüründen bildiğimiz kadarını aktaralım;

 

Köçeklerin nasıl doğduğu, geliştiği ve İstanbul’da serpildiği hususlarını bir kenara bırakarak doğrudan Kastamonu’ya gelelim.

1861 yılında padişah tarafından köçekliğin yasaklanması ve İstanbul’daki köçeklerin Anadolu’nun çeşitli diyarlarına sürülmesinin ardından bu dansçılarla tanışan Kastamonu, tarihinin hiçbir döneminde köçek kültürünü yaşamamış, benimsememiş, kabullenmemiş, sahiplenmemiştir.

Padişah tarafından sürgün edildikten bir müddet sonra, bulundukları yerlerde mesleklerini tekrar icra etmeye başlayan köçekler, sürgün yedikleri diyarlardan birisi olan Kastamonu’da da piyasaya çıkmışlardır.  Genellikle düğünlerde para karşılığında gösterilerini sunan köçekler, Kastamonu’nun yerli kimliğinde var olan değil; para karşılığında gösterisini yapan sanatçılardır(!)

Kastamonu Kır Pidesi ve Kastamonu Lokumu yazılarına da diyecek bir şey bulamıyorum.

Absürd bir komedi olabilirsiniz. Ama sizin absürd olmanız bir memleketin tarihi, kültürel, sosyal, folklorik değerlerini de absürd seviyesine taşımanızı gerektirmemeli.

Eminim ki tamamen iyi niyetle ve dizi ekibindeki Kastamonulu bir hemşehrimizin gayretleriyle dizide Kastamonu kimliği işlenmek istendi.

Ama kaş yapayım derken göz de çıkarttılar, kafa da yardılar, suratı da darmadağın ettiler!

Leyla ile Mecnun dizisinin 63 üncü bölümünü izleyenlerin Kastamonu ile ilgili aklında KÖÇEK – KIR PİDESİ ve LOKUM kaldı!

Sepetçioğlu, karayılan, etli ekmek, çekme helva bu dizi sayesinde sizlere ömür!

Bugünden tezi yok, internetin başına geçip TRT internet sitesinden dizinin 63 üncü bölümünde işlenen Kastamonu kimliğini eleştirmek ve bu hatanın düzeltilmesi için girişimde bulunmak boynumuzun borcu mudur?

Karar Kastamonu ahalisinin!

Tepkisini ortaya koymak isteyenler için:

Aktif Hat

E-posta : aktifhat@trt.net.tr                                                          

Telefon  : +90 312 463 23 30                                                         

Faks       : +90 312 463 23 35