Bu gece ilk sahura kalkacak,
Yarın “Allahım! Senin rizan için oruç tuttum.” Diyerek ilk iftarımızı açacağız…
Bizleri bugünlere eriştiren Yüce Mevla’ya sonsuz hamdü senalar olsun…
Her Ramazan ayında yaşanan İMSAKİYE
Firmalar, sivil toplum örgütleri ve hatta şahıslar!
Şu anda işyerindeki masamın üzerinde hepsi birbirinden farklı,
hepsi birbirinden alımlı,
hepsi birbirinden cilalı
7 tane imsakiye var!
Bunlar kıramadığım hatırların masamdaki kuşe, yağlı, renkli, afili imsakiyeleri…
Bir de almadıklarım var!
Eğer her uzatılan imsakiyeyi alsaydım sanırım iki düzine imsakiye koleksiyonum olurdu…
Ne kadar güzel değil mi?
Herkes imsakiye bastırma ve dağıtma yarışında!
Ezanın her taraftan duyulduğu bir şehirde…
Televizyonun iftar vakitlerini saniye saniye her il için verdiği bir teknolojide…
Yapraklı takvimi olanların ulaşabildiği yapraklarla dolu takvimler arasında…
Yüz bine dayanan nüfusun neredeyse her birine en az üç – beş imsakiye basıldığından eminim!
Güzel bir gelenek olmuş imsakiye bastırmak!
Güzel,
Gereksiz,
Müsriflik boyutunda bir gelenek!
…
İki yazı öncesi kaleme aldığımız bir Çınar Doğan vardı…
Hatırladınız mı?
Hani ayda 450 – 500 liralık tedavi fizik tedavi masrafını bulabilmek için çırpınan bir babanın oğlu…
Hani fizik tedavi görmezse üç yıl sonra yürüyemeyecek olan altın sarısı saçlı çocuk…
Hani tedavi umudu ilacın bulunmasına birkaç yıl kalmışken, evladı imsakiyeler bolluğunda fizik tedavi göremeyen annenin gözbebeği…
Evet sevgili dostlar!
Bu seneki imsakiyelerimiz çok güzel…
Dilerseniz hepiniz birer tane de Çınar Doğan’ın evine bırakın imsakiyelerinizden…
O imsakiyelere bakıp bakıp iyileşir belki!
Hayırlı Ramazanlar!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz için teşekkürler. Yönetici incelemesinin ardından yayına alınacaktır.