HER BİTİŞ BİR BAŞLANGIÇTIR




Açıksöz Gazetesi’ndeki son yazım…
Açıksöz camiasına, “yazmak” eylemini gazetelerinin sütunlarında eylemselleştirme imkanı verdikleri için teşekkür ediyor,
Bugüne kadar bu sütunlarda yer alan yazılarımda - bilerek ya da bilmeyerek - kırdığım, gücendirdiğim okurlarımız varsa helallik talep ediyorum…
Her bitiş bir başlangıçtır…




Yazmak…
Duygularını, düşüncelerini, fikirlerini, yorumlarını, hissettiklerini, yaşanmışlıklarını, anılarını, bilgi kırıntılarını kalemin ucundan satırlara aktarabilmek…
Yazmak…
Harfleri kelimelere, kelimeleri cümlelere, cümleleri ifadelere, ifadeleri bir bakış açısına dönüştürebilmek…
Yazmak…
Kalemle, kağıtla var olabilmek, yaşadığını hissedebilmek…
Yazmak…
Yazdıklarının bir gazetenin sütunlarında arz-ı endam ettiğini görebilmek!
Görebilmek?!
Sahi, aylardır bu duygudan mahrumuz!
Bir gazetede yer alan ilk yazım bugün gibi tazeliğini korur belleğimde…
Yıl 1986…
Henüz 15 yaşında bir tıfılım…
Azdavay İmam – Hatip Lisesi’nde, Lise-1’de okuyorum…
Zamanın TRT Genel Müdürü’ne hitaben yazdığım ve TRT’deki bazı yayınları eleştirdiğim bir yazı…
Yayınlandığı gazete; Zaman Gazetesi…
Altında ismim olan yazı Zaman Gazetesi’nde yayınlandığında, okulda yer yerinden oynamıştı adeta… Bütün öğretmenler beni tebrik etmek için sıraya girmişti! İki bin küsur nüfuslu ufacık bir ilçeden birisi, hem de daha 15 yaşındaki bir çocuk ulusal bir gazetede yer bulmuştu! Ne yalan söyleyeyim, birkaç hafta havamdan geçilmemişti okulda!
Sonra 1988 yılında Türkiye Gazetesi’nde bir yazım çıkmıştı… 1990 yılından itibaren ulusaldan yerele tevdi etti kalemimiz… Azdavay Ekspress Gazetesinde aralıklarla yazılarım çıktı…
Ama “yazarlık” payesinin tozunu yutturan rahmetli Erdoğan Alp oldu!
1999 yılında, Erdoğan Alp’in çıkarmaya başladığı Candaroğlu Gazetesi’nin köşe yazarı oldum…
İlk mahlasım “Mehmetoğlu Musab” idi…
Mahlasımdaki “Musab” ismi birilerini oldukça rahatsız etmiş olmalı ki, Erdoğan Alp’in tavsiye ve yönlendirmesiyle “Murat Osmanoğlu” mahlasını kullanmaya başladım… Yaklaşık sekiz ay boyunca günlük olarak Candaroğlu gazetesinde yazdım…
Ardından dergiler, gazeteler, internet siteleri derken…
Halen kastamonur.com, azdavayhaberleri.com, azdavayhaber.com internet siteleri ile İstanbul’da yayın hayatını sürdüren İSTAMONU Gazetesi ve ilimizin mahalli gazetelerinden birisi olan AÇIKSÖZ Gazetesi’nde yazıyorum…
Açıksöz Gazetesi’ndeki son yazım…
Açıksöz camiasına, “yazmak” eylemini gazetelerinin sütunlarında eylemselleştirme imkanı verdikleri için teşekkür ediyor,
Bugüne kadar bu sütunlarda yer alan yazılarımda - bilerek ya da bilmeyerek - kırdığım, gücendirdiğim okurlarımız varsa helallik talep ediyorum…
Her bitiş bir başlangıçtır…

2 yorum:

  1. nasıl yani? köşe yazarlığını bırakıyor musunuz? bence çok yanlış bir karar veriyorsunuz...

    YanıtlaSil
  2. Benim için önemli olan Yunus Mürebbi isminin yazarlığı bırakmaması... Zaten Kastamonu'da olmadığımdan açıksöz gazetesini de okuma imkanım yok. Köşe yazılarınızı hep internetten okuyorum... İnşallah birilerine daha kızıp yazarlığı hepten bırakmazsınız... Sizin sayenizde Kastamonu'ya, dünyaya ve olaylara bakış açımız genişliyor...

    YanıtlaSil

Yorumunuz için teşekkürler. Yönetici incelemesinin ardından yayına alınacaktır.