Bir
ihtilalin yıldönümüydü…
Halkın
teveccühü ile seçilmiş bir başbakanın ve bakanlarının ipe götürüldüğü bir
darbenin yıldönümüydü…
Demokrasinin,
seçme ve seçilme özgürlüğünün, insan haklarının ayaklar altına alındığı bir
demokrasi kıyımının yıldönümüydü…
Ağaç
sevdasıyla çıktılar yola…
Ve
öncelikle Gezi Parkındaki ağaçları ateşe verdiler yeşil sevdasında…
Taptaze
fidanları kökünden kopardılar ağaç sevdalarıyla birlikte…
Polis
araçlarını parçaladılar zevk içinde…
Belediye
otobüslerini içinde yolcusu varken ateşe verdiler…
Para
çekme makinalarını, telefon kulübelerini, ankesörlü telefonları, otobüs
duraklarını özgürlükleri için bariyer yaptılar…
Yüzden
fazla işyerini yağmaladılar, talan ettiler demokratik hakları uğruna…
Borsaya
bir günde 1 milyar dolar kaybettirdiler ağaç sevdası için…
Ülkenin
dört bir yanında mantar gibi bitiverdi ağaç sevdalılarımız…
Bir
ay boyunca bıkıp usanmadan ağaç sevdalarını haykırdılar meydanlarda…
Kendilerine
destek vermeyen vatandaşı tartaklayarak…
Kaldırım
taşlarını itina ile söküp sırt çantalarına doldurarak…
Akşamdan
hazırlayıp sabah meydana indiklerinde polise taze taze Molotof kokteyli atarak…
Yakarak…
Yıkarak…
Yağmalayarak…
Kendilerine
polisin copunu, biber gazını kalkan yaptılar… Kendi sorumsuzlukları, tahrikleri
ve şiddetlerinin sonucu kaybedilen hayatları bile olmayan AĞAÇ sevdalarının
kalkanında barışa, huzura, istikrara dinamit koyabilmek için utanmadan
kullandılar!
….
Ne
gariptir ki;
Ağaç
sevdası uğruna ülkeyi bir savaş alanına döndürenler,
Yaz
ayları boyunca cayır cayır yanan binlerce hektarlık orman yanarken, tatil
beldelerinde serinlemeyi tercih ettiler…
En
büyük kahramanlığı biber gazı yemek olan Donkişotlar, yanan ağaçların yerine
yenisini dikme eylemini nedense bir türlü akıl edemediler…
Savaş
alanına çevirdikleri meydanlarda katlettikleri ağaç ve yeşili göremediler!
…..
Ve
yaz ayları bitti!
Tatil
dönemi sona erdi!
Okulların
açılması yaklaştı…
Ağaç
sevdası tekrar depreşti özgürlük ve demokrasi havarilerinde…
Bu
kez kıvılcımı ODTÜ’de yaktılar…
Ağaç
ve yeşil perdesinin ardından yürümeye başladı olaylar…
Tıpkı
Gezi’deki gibi…
Havada
uçuşan kaldırım taşları,
Araçları
alev topuna çeviren Molotof bombaları,
Yolun
ortasında yakılan araba lastikleri,
Bariyerler,
tencereler, tavalar, tahrikler, kışkırtmalar eşliğinde
Ağaç
için şanlı mücadeleye başladılar…
Gezi
oyunun ilk perdesiydi…
Şimdi
ikinci perdenin ön provası yapılıyor…
Eylemlerin
amacı Ağaç sevdası…
Molotofun,
taşın, bilyenin, yağmanın, talanın, şiddetin gölgesinde Ağaç Sevdası mı olur
demeyin…
Mesele
ağaç değil ki…
Siz
hala anlamadınız mı?!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz için teşekkürler. Yönetici incelemesinin ardından yayına alınacaktır.