ŞEYTANIN
RAKAMI
Malumunuz;
Batı endeksli ilim pergelimizin çizdiği hudud ne gariptir ki Mısır, Yunan, Roma
ve Batı ekseninin dışına çıkmakta hayli zorlanmaktadır!
Her
alanda olduğu gibi matematik alanında da bu ürkeklik bilim dünyasının
damarlarına işlemiş vaziyettedir.
O
kadar ki, matematik ilminin tarihsel inkişafını (inkişafı bırakır yerine ne
hikmetse ısrarla EVRİM terimini kullanırız) anlatan kaynaklar, pergeli doğu ve
İslam coğrafyasına doğru uzatmak zorunda kaldıklarında Batı coğrafyasının
eteğine yapışmadan edemezler!
Matematik
ilminin doğuşunu Mısır’a dayandırır pergelimiz! “Ahmes Papirüs’ü tek
dayanaktır” desek yalan olmaz! Ve burada tespit edilebilen en büyük
matematiksel değer pi sayısıdır. M.Ö. 2 binli yıllarda yazılan bir papirüse
atıfta bulunan M.Ö. 1650 lerde yazılan başka bir papirüsteki 87 soru içeren bir
belge. Pi sayısı o belgede 3,16’dır ve 2 bin yıl kadar bu değer değişmediğinden
matematik yerinde saymıştır pergelimize göre! Ve sayılar roma rakamı tarzıdır.
Dört işlem ve hesaplamalar sayı değeri büyüdükçe imkansız hale gelir… Mısır dönemi; 8. Sınıf seviyesi diyebiliriz.
Sonra
Mezopotamya dönemi gelir. 60 tabanlı sayı sistemi, 24 saat, 60 dakika, 360
derece gibi değerler onların mirasıymış! Sonra Pers istilasıyla bu dönem son
buluvermiş!
Ve
Yunan Medeniyeti dönemi…
Sadece
Pisagor’a değinmemiz bile yeterli olacaktır! Hani şu Yunan matematiğinin babası
olan adam… Hani şu Pisagor Teoremi denilen teorinin babası… Bizim Pisagor
teoremi olarak bildiğimiz şeyin ondan çoook uzun yıllar önce aslında
Mezopotamyalılar tarafından bilinen bir şey olduğunu biliyor muydunuz?
Ben
yeni öğrendim!
Neyse
matematik sahasındaki bir çok baba
peydah edildi pergelimiz tarafından… Tıpkı tarihte heredot, tıpta
Hipokrat, matematikte Pisagor gibi!!!
Neyse…
Bu hamur daha çoook su götürecek!
Biz
şu şeytanın rakamına doğru yol alalım!
Yunan
döneminin ardından İslam ve Doğu dönemine gelir nihayet pergelimiz! Ama hep Yunan
dönemine atıfta bulunmayı da ihmal etmez! Şu inkişafın temelinde şu Yunan
babası vardır, şu gelişme şu Yunan temelinin üstüne atılmıştır vs vs vs…
Ne
var ki, Roma rakam sisteminin bir sıkıntısı vardı; hesaplamalar tıpkı Mısır
Medeniyetinde olduğu gibi değer büyüdükçe imkansız hale geliyordu.
3.333.333
sayısının Roma rakamındaki karşılığı = MMMCCCXXXMMMCCCXXXIII
Bunu herhangi iki veya üç basamaklı bir
sayı ile çarpmaya çalışın bakalım!
Matematik dünyasında çığır açan, daha
doğrusu matematik ilminin şaha kalkmasını sağlayan inkişafı Harezmi
gerçekleştirdi ve 0 (sıfır) sayısını icat etti! (Sıfır değeri farklı dönemlerde
farklı şekillerle ifade edilmeye çalışılmış ancak Harezmi’ye kadar 0 şeklinde
kullanımı yapılmadığından bütün uygulamalar sakat olmuştu.)
Bununla da yetinmedi “x” bilinmeyenini
ilk kullanan kişi oldu. Hala yetinmedi, dünyanın ilk matematik kitabını yazdı…
Avrupa asırlar boyunca 0’a sıfır ilgi
gösterdi! O kadar ki, şeytanın rakamı olarak suçladı. Yetmedi, 1299 Floransa
tarihli bir kararnamede “İtalyan Floransa kambiyo loncaları, Arap rakamlarını, özellikle
de “sıfır”ı kullanmayı yasakladı!”
Ne var ki, Floransa kambiyo
loncasının bu kararına karşılık, o tarihlerde kağıt üzerinde hesap yapmaya
başlayan Avrupalı tüccarlar, yoğun bir biçimde Araplardan gelen sıfır rakamını
kullandılar, kullanmak zorunda kaldılar! Çünkü sıfır olmadan, yalnızca Romen
rakamlarıyla yazılı hesap yapmak hemen hemen olanaksızdı.
Bu arada Harezmi’nin 780 – 850
yılları arasında yaşadığını da hatırlatalım… Öldüğü yıl kullanmış olsa sıfırı;
Avrupa bu inkişafı tam 4,5 asır inatla reddetmiştir!
Bilimin, yeniliğin, gelişmenin,
teknolojinin, insaniyetin, medeniyetin, şunun ve tüm bunların (!) öncüsü,
temsilcisi Avrupacığımız, Pisagor’unu baştacı ederken; biz, matematik ilminde
çığır açan Harezmi’yi kaç fidanımızın belleğine yerleştirebildik acaba?
Pergel
tüm varlığıyla kendisini tutana hizmetini sürdürmekte!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumunuz için teşekkürler. Yönetici incelemesinin ardından yayına alınacaktır.