elektrik tellerine kuşlar mı konar


Kastamonu…
Evliya – Enbiya – Şüheda şehri …
Tarihin dehlizlerinden akıp gelen külliyeleri, camileri, medreseleri, türbeleri  ile buram buram maneviyat kokan…
Hükümet Konağı, Saat Kulesi, Türk Ocağı, Osmanlı Sarayı, Memleket Kütüphanesi ile kültür resitali sunan…




Tarihi konakları ile insanı  mazinin sokaklarına taşıyan Kastamonu…
Turizmde hamle yapmak isteyen…
Doğasıyla, deniziyle, tarihi eserleri ve yöresel dokusuyla turizm sektöründe hak ettiği yeri alma çabasındaki Kastamonu…
Resmi kurum ve kuruluşlar…
Turizm sektöründe iştigal eden esnaf…
Sivil Toplum Örgütleri…
Hepsi Kastamonu turizminin bir adım daha ileri gitmesi için yetki, sorumluluk, imkan ve alan çerçevesinde gayret ediyor…
Ve giriyorsunuz ara sokaklara…
Mesela Saylav Sokak…
Mesela Aşağı İmaret…
Mesela Kale yolu…
Mesela Gümüşlüce Caddesi…
Mesela Valilik binasının arkasından Saat Kulesine çıkılan sokak…
Her taraf çirkin mi çirkin, kaba mı kaba elektrik direkleri ile dolu…
Kastamonu’nun vitrin eserlerinin çevresini elektrik telleri abluka altına almış…
Gidin Kastamonu’nun en çok ziyaret edilen mekanı Hazret-i Pir Külliyesi’ne… Bir fotoğraf çekmeye çalışın bakalım? Elektrik tellerinin size nanik yapmadığı  bir kare çekebilecek misiniz?
Saylav sokağın mistik havası  içersindeki evlerinin pencerelerinden size gülümseyen güneşin aksini yakalamaya çalıştığınızda, tellerin hışmına uğramamanız imkansız!
Topçuoğlu Camii ise zaten uzun zamandır Elektrik telleri ve direkleri tarafından prangalanmış vaziyette!
Kurşunlu Han’ın güney cephesindeki görüntü sözün bittiği yeri gösteriyor zaten!
Malumunuzdur özelleştirilen sektörlerden birisi de elektrik sektörü!
Neyini özelleştirdik onu da bilmiyorum ama özel sektörün çağın gerekleri doğrultusunda kendisini yenilemesi, müşterisine en iyi hizmeti sunması doğal bir beklenti değil mi?
Kastamonu’da reklam panolarında güler yüzlü güzel mi güzel bayanları gülümseterek şirketin sıcak yüzünü halka sunmak güzel…
Ama Kastamonu’da elektrik dağıtım hizmetini sunmaya talip olan ENERJİSA’nın reklam panolarından elektrik direklerine çıkmaya da fırsatı olması lazım…
Siz, sadece hazır alt yapının  üstünde dağıtılan elektrikten fatura bedelini tahsil etmek için gelmediniz buraya…
Hizmet için geldiniz…
Yatırım için geldiniz…
Bakım ve onarım için geldiniz…
Ya da ben öyle sanıyorum…
Lütfen 2012 yılında, milenyum çağında şehrimize yakışmayan bu çağ dışı görüntülerden kurtulalım…
Şehrin elektrik dağıtımının birçok şehirde olduğu gibi artık direklerden yeraltına inmesi gerekiyor… 
Elektrik tellerinin şehri istilasının sona ermesi gerekiyor…
Bu arada, aklıma takıldı…
Son Kent Konseyi toplantısında Ilgaz’da elektrik kesintisinin varlığından, birçok köyde elektrik hizmetinin aksadığından falan bahsedildi… Nedir olay?
 
02.02.2012